Tarih sik sik ve topluca büyük insan kitlelerini yok eder. Savaslar, tarih boyunca kitleler halinde ölümün ve tarihin dönemeclerinin en önemli katalizörü oldular. Bugüne kadar insanlar, düsmanlariyla bas etmek icin üc yöntem kullandilar; savasmak, kacmak ya da düsmanini sevmenin bir yolunu bulmak. Savasmak askerlerin isi idi, isgal edilen ülkenin halkina ise sonraki iki yol kaliyordu. Bu üc yöntemin hicbiri de kayda deger bir basari saglamadi ve dünya hala düsmanliklarla dolu. Düsmanlarla basa cikma sanatinda pek az ilerleme oldu.
Tarih sik sik savaslar ile bölünür ve akmak icin yeni bir yön bulur. Ne kadar korkunc olsa da savaslarin getirdigi cekisme sayesinde ortaya yeni icatlar cikar, insanlar toplumlar hakkinda daha derin düsünmeye baslar, bazi diyarlarin yok olmasi yenilerinin ortaya cikmasini saglar. Zorluklar hayatta kalanlari daha güclü yapar, güclüklerle mücadele icin yeni yöntemler, vasitalar bulunur. Kasabalarin birlesmesi ile kültürler melezlesir. Bazen savaslarin veya yikilmalarin sonucunda yeni devletler ortaya cikar. Hepimiz gecmis savaslarin bakiyeleriyiz.
Uluslar kendilerine özgü yöntemlerle savasirlar. Bu kitapta savaslarda yasananlara tarihsel bir yaklasim ile degindikten sonra bugünün degisen savas kosullarina ve nihayet degisen savas kavramina ve modellerine odaklanacagiz. Ukraynali bir topcu birlik komutani 2016 yilinda söyle demisti;Tüm savas modellerini bilirseniz, savas tanrisi olursunuz.Savas TanrisiAres sürekli yeni savas modelleri üretirken, sizlere düsen binlerce yildir oldugu gibi; yeni duruma intibak etmektir. Size bu kitapta gecmisten gelecege savaslar hakkinda genis bir perspektif sunuyorum.
-Prof. Dr. Sait Yilmaz
