Hayatin cok nurunda nurunda nurunda nurunda oldugu zamanlar... Yasamin anlamini Googleda ariyor, buldugumuzla yetinmiyoruz. Köse basinda bir sevgiliyi gözlemek yerine köseleri gözlüyoruz; yoksa bu o, dönülecek köse mi diye. Aramizdan biri agit yakmaya basliyor Kimse bizimle konusmuyor. Kimse bizi duymuyor, görmüyor. Kalabalik ve yalniziz. Yerli ve mill acilarimiz var, yaraliyiz ama uyusmusuz da suskunuz. Bir depresyon uykusunda, bizi mutlu edecegini umdugumuz rüyalarin pesindeyiz. Uyanikligin kara listesindeyiz yillardir.

Kainata alisamayanlarimiz iplerini, ilaclarini hazirliyor; balkonlarina cikip yüksekligi kontrol ediyorlar.

Oysa balkonda iki kisi olsa mutlulugu beklemek kolaylasacak...

Hüseyin Kural diyor bunu. O tüm bu olanlarin farkinda. Bizi Üzen Bütün Kanatlari acin diyor, tekrar deneyenlerin kücük bahcesine ucun Sevginin gücünü gösterecegim size, hic yalniz kalmayacaksiniz, en kötü kendi kendinizden arkadas yapma sanatini ögretecegim.

Bu kitaptaki öyküler ikiye ayriliyor gözlerimizin kisacik bir sürede, su gibi ictigi uzunlar; kalbimizin bize uzun uzun serh ettigi kisalar. Kader, sevgi, insani tehlikeye atan arzular, varlik, ölüm... Tüm bu derin konular absürdün ayiltan sasirticiligiyla kaleme aliniyor.