Destekcileri acisindan Selahattin Eyyubi, Islamin kahramani, Latin Kralligini yikan lider ve Kudusteki mabetleri yeniden ayaga kaldiran kisi olarak görulebilir. Ancak hakkinda bu gibi methiyeler olmakla birlikte böylesi bir görusun cok sayida Musluman cagdasi tarafindan kabul edilmedigini de belirtmek gerekir. Karsi cephesinde yer alanlar tarafindan, kendisi ve ailesi icin guc kazanmak adina Islami manipule eden, yalnizca bu gucu elde ettikten sonra bir maceraya atilan ama yine de ardinda Avrupanin desteklemesi halinde her an karsi saldiriya gecmeye hazir bir Frenk devleti ve agir bir yukun altinda kalmis yoksul bir Musluman imparatorlugu birakan bir hukumdar olarak tasvir edilebilir.
Tum bu karsit dusunceler cercevesinde Eyyubinin hayati, bugune kadar göz ardi edilmis Arapca kaynaklarin yol göstericiligi de kullanilarak o dönemdeki Ortadogu cografyasinin dinamiklerini gözler önune seriyor, gunumuzde de devam eden din savasi tartismalarinin önemli bir evresine isik tutuyor....