Heykeller... nereye dogru yol aldigi belli olmayan insanlik tarihinin en canli tanigi. Her defasinda daha gürültülü, daha gösterisli bir baska yalana ihtiyac duymayan tek tanik... Kirilan, yok edilen, etrafa dagilan paramparca halleriyle... Hem trajik, hem komik Bir yanda, Heykeli dikilecek adam yüceltisine konusu olanlar...
Kadin heykelleri, zaten pek nadir Diger yanda, nefretin hedefi olarheykeller heykellerden cikartilan hinclar... Ve Heykeli dikilecek adam sayilmaktan Yikin bu heykeli hincinin hedefi olmaya dogru, sasirtici gecisler. Belma Akcura, heykellerin baslarina gelenleri anlatiyor. Diskidan yapilan heykel, devrilip kafasi ezilen, bombalanan, ipe dolanip yerlerde sürüklenen, boynuna ilmek gecirilip köprüden sallandirilan, mohikan kesimi sac eklenen heykeller... Put kirma gerekcesinin, insanlik tarihine karsi kiyiciliga dönüstügü durumlar...
Türkiyede heykellerle iliskimizin nasil sorunlu oldugunu da gösteriyor kitap. Heykel kaldirma gerekceleri, adeta basli basina bir mizah dali. Heykel tutuklama vakasi, törenle heykel gömme vakasi... ve tabii, heykelde müstechenlik kesfetme takintisi...
Heykeller üzerinden, toplumlarin kendileriyle ve bellekleriyle sinavina dair aci hikayeler...