Sen Benim Nefesimsin; askin, aile olmanin ve fedakarligin hikayesi.
Güzel bir kadin, yakisikli bir adam ve sevimli bir cocuk... Bu aile, disaridan bakildiginda mutlulukla cercevelenmis bir fotograf karesini andiriyordu. Oysa Sinan ve Cansuyu bir arada tutan paylastiklari büyük sirdi. Ve ask onlari hic beklemedikleri bir anda yakalayacakti. Aralarinda ansizin filizlenen ask, paylastiklari bu büyük sirra ragmen dolu dizgin yasanabilecek miydi Hayatta kendilerinden önce düsünmeleri gereken insanlar varken, bu nasil mümkün olacakti
Kollarimda basini gögsüme yaslamis, sessizce aglayan kizla öylece dikiliyordum. Kederini anlayabiliyordum. Önce anne babasini, sonra da ablasini kaybetmisti. Üstelik cocugunun babasi da artik hayatta degildi. Kader bu kizin tüm sevdiklerini teker teker elinden almisti. Ogluyla hayatta yapayalniz kalmisti ve daha yirmi bir yasindaydi. Uzun süre ay isiginin altinda, yumusak bir müzik esliginde, odanin ortasinda birbirimize sarilmis halde dikilmeye devam ettik. Aglamalari dindiginde onu tutarak kendimden uzaklastirdim. Parmaklarimla cenesinin altindan tutarak basini yukariya dogru kaldirdim. Yüzü gözyaslarindan parlamisti. Artik aglamiyordu. Usulca ona dogru egildim. Kulagina dogru fisildadim. Aglama, kücügüm. Artik yaninda ben varim.