Bu kitap, bir yandan cok ciddi yapisal degisimlere ugrayan günümüz dünyasina dair bir takim önemli tespit ve tahliller sunarken, diger yandan gelecege dönük cok-medeniyetli bir toplum ve dünya düzeni projesinin kültürel temelini olusturacak yeni bir düsünce tarzi önermektedir. Yazara göre acik medeniyetler baska medeniyetlere hayat hakki tanirlar ve onlarla etkilesim icine girerler. Kapali medeniyetler ise kendilerini yeryüzündeki tek medeniyet olarak görerek digerlerini yok etmeye calisirlar.Günümüzde medeniyetler arasi iliskiler yapisal bir degisime ugramistir.
Tarih boyunca asirlardir kendi sinirlari icinde yasayan medeniyetler artik gelisen iletisim ve ulasim teknolojisi sayesinde tüm dünyada ic ice gecmistir. Neticede kapali medeniyet olgusu yerini zorunlu olarak acik medeniyete birakmistir. Artik hicbir medeniyet kapilarini digerlerine kapatamaz. Ancak insanlik böyle bir gelismeye fikri, siyasi, hukuki ve ahlaki acidan hazirliksiz yakalanmistir ve medeniyetsel cogulculukla nasil basedecegini bilememektedir. Fakat Islam medeniyeti icinden gectigimiz kritik tarihi dönemecte bu sorunun cözümünde insanliga ilham kaynagi olabilir.